14 Kasım 2017 Salı

EGE İHRACATÇI BİRLİKJLERİ/EİB VERİLERİNE GÖRE: "TÜRKİYE’NİN KATAR’A İHRACATI YÜZDE 90 ARTTI"

TÜRKİYE’NİN KATAR’A İHRACATI YÜZDE 90 ARTTI
Suudi Arabistan’ın başını çektiği Arap ülkelerinin Katar’a uyguladığı ambargo sonrasında, Türkiye’nin Katar’a yaptığı ihracat yüzde 90 artış hızı yakalarken, gelişen Türkiye – Katar ekonomik ilişkilerine yeni bir halka daha eklendi.
Katar ile mevcut ticaretimizi geliştirmek ve ihracatımızı arttırmak amacıyla, Katar’ın başkenti Doha’da, 26-29 Ekim 2017 tarihlerinde ilk kez düzenlenen Food&Consumer Industries Exhibition (FCIE) Fuarı’na Ege İhracatçı Birlikleri, Türk gıda ürünlerini tanıtmak ve ihracatçı firmalarımızı temsil etmek amacı ile info stand ile katıldı. Katar’a uygulanan ambargo sonrasında ilk yardım uçakları ve gemileri de ambargonun başlangıcından saatler sonra İzmir’den hareket etmişti.
Katar’a uygulanan ambargo sonrasında en büyük desteği Türkiye’nin gösterdiğini hatırlatan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, İzmir’den çok sayıda gemi ve hava kargo uçağı ile gıda yardımının Katar’a ulaştırıldığını, “Katar-Türkiye İş Forumu ve İkili İş Görüşmeleri”nin iki ülkenin ekonomi bakanlarının katılımıyla Ege İhracatçı Birlikleri Organizasyonuyla 3 Ağustos 2017 tarihinde İzmir’de iki ülkeden 300’ün üzerinde iş adamının katılımıyla gerçekleştirildiğini, Doha’da, 26-29 Ekim 2017 tarihlerinde ilk kez düzenlenen Food&Consumer Industries Exhibition (FCIE) Fuarı ile iki ülkenin ticaret hacminin artmasına katkı sağlayacak yeni bir halkanın eklendiğini söyledi.
KATAR, 150 MİLYAR DOLARLIK YATIRIMA GEBE
Katar’ın kişi başı gelirde dünyanın en zengin ülkesi olduğuna dikkati çeken Ünlütürk, “Katar'da düzenlenecek 2022 Dünya Futbol Şampiyonası için 150 milyar dolarlık altyapı ve inşaat gerçekleştirilecek. Dünya genelinde en büyük 250 müteahhitlik firmasının 46 tanesi Türk firması. Bu sektörde Çin’den sonra dünya ikincisiyiz. Türk firmalarının bu konjektürde bu pastadan büyük dilimi alabileceği bir iklim var. Türk müteahhitlik firmalarının Katar’da gerçekleştireceği projelerde Türk ürünleri daha yoğun kullanılacağı için ihracatımız Katar’a artış gösterecektir. Katar’da Türkiye’nin enerji ihtiyacını sürdürülebilir şekilde sağlayabileceği bir partner olabilir” diye konuştu.
KATAR GIDA İHTİYACININ YÜZDE 90’INI İTHAL EDİYOR
Katar'ın gıda üretiminin Katar iç tüketiminin sadece yüzde 10’unu karşılayabildiği bilgisini paylaşan Ünlütürk şöyle devam etti: “2019 yılında gıda tüketimlerinin yüzde 8 artacağı tahmin ediliyor. Gıda tüketiminin büyük çoğunluğu ithalat yoluyla karşılanması ve Katarlı firmaların alım gücünün yüksek olması Türk gıda ihracatçıları açısından büyük avantaj. Food& Consumer Industries Exhibition (FCIE) Fuarı’nın Türk gıda ihracatçılarına yeni fırsatlar açmasını bekliyoruz.” Food& Consumer Industries Exhibition (FCIE) Fuarı’na 8 ülkeden 91 firma katılım gösterirken Katar Ticaret Odası Başkan Yardımcısı  Mohamed  bin  Ahmed bin Towar al-Kuwari, Türkiye Büyükelçisi Fikret Özer ve Doha Ticaret Müşaviri Burak Güreşir fuarda Türkiye standının ziyaretçileri arasında yer aldı. Fuara, Türkiye’den Ege İhracatçı Birlikleri dışında Dardanel ve Exeloo Food firmaları katıldı.
TÜRKİYE’NİN KATAR’A İHRACATI YÜZDE 29 ARTTI
Türkiye, 2017 yılının Ocak – Eylül döneminde Katar’a 382 milyon 183 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Katar’a ihracatımız 2016 yılının aynı döneminde ise 296 milyon 912 bin dolar olmuştu. Katar’a olan ihracatımız yüzde 29 artış gösterdi. Arap ülkelerinin Katar’a uyguladığı ambargo sonrasında 4 aylık dönemde Türkiye’nin Katar’a yaptığı ihracat ise; yüzde 90 artış rakamına ulaştı. 2016 yılı Haziran – Eylül döneminde Katar’a yaptığımız ihracat 114 milyon dolar seviyesinde iken, 2017 yılının aynı zaman aralığında 216 milyon dolara çıktı.
Türkiye’nin Katar’a 2017 yılının Ocak – Eylül döneminde yaptığı gıda ürünleri ihracatı ise; 2016 yılına göre yüzde 98’lik artışla 57.5 milyon dolardan 114 milyon dolara fırladı. Su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörü, Türkiye’nin Katar’a yaptığı gıda ihracatında 38 milyon dolarlık pay ile en fazla ihracat yapan sektör oldu.

7 Kasım 2017 Salı

İşte yeni AKM-Atatürk Kültür Merkezi-İstanbul "DÜNYANIN EN İYİLERİ ARASINDA YER ALACAK “YENİ AKM” (İSTANBUL, ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ) BÖYLE OLACAK"

DÜNYANIN EN İYİLERİ ARASINDA YER ALACAK “YENİ AKM” (İSTANBUL, ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ) BÖYLE OLACAK
 Yıkılarak opera binasına dönüştürülecek olan İstanbul'daki Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) projesini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla tanıtıldı. Kapılarını 2008'de kapatan AKM proje tanıtım programı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımı ile gerçekleştiriliyor.
 Haliç Kongre Merkezi'nde Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş'un ev sahipliğinde düzenlenen tanıtım toplantısına, milletvekilleri, belediye başkanlarının yanı sıra, aralarında sanatçılar Orhan Gencebay, Ajda Pekkan ile modacı Cemil İpekçi'nin de yer aldığı kişiler katılıyor. Toplantıda "Yeni Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Projesi"nin tanıtıldığı bir video yayınlandı.
Erdoğan konuşmasında AKM’nin adının aynı tutulacağını vurguladı. Erdoğan’ın konuşmasında defalarca yaptığı “Atatürk Kültür Merkezi” vurgusu dikkat çekti.
MİMAR MURAT TABANLIOĞLU: DÜNYANIN EN BÜYÜK OPERALARI ARASINA GİRECEK
Atatürk Kültür Merkezi’nin yeni projesinin, binanın mimarı Hayati Tabanlıoğlu’nun oğlu Murat Tabanlıoğlu çizdi. Murat Tabanlıoğlu, "2019 yılında bu bina bu şekle girecek. İlk opera binası olarak yapılırken daha sonra kültür binası olması istenmişti. İçinde konser tiyatro sahneleri vardı. Yeni yapılan bina, içindeki opera binası 2 bin 500 kişilik olacak, dünyanın en büyük operaları arasına girecek. Aynı zamanda 800 kişilik konser salonu, tiyatro salonu, oda tiyatrosu, kütüphaneler, kafeler ve restoranlar olacak. Bizim 365 gün kullanabileceğimiz bir bina olacak. Bir önemli şey daha var. Operalar genellikle zengin ailelerin gittiği bir yerdi. Ama artık operalar hepimizin gittiği, baleler hepimizin gittiği yer olmalı. Tüm cepheyi aynı zamanda içeride temsiller yapılırken burada çeşitli balelerin, operaların dışarda gösterilmesi için büyük bir dev ekran haline getireceğiz. Bunun dünyada uygulamaları var ama bu en güzeli olacak. Bu kültür sokağımız AKM (ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ)'nin içinden 365 gün insanların gezebileceği, kitap okuyabileceği, tiyatrolara gidebileceği bir bölge. Burası bence cıvıl cıvıl İstanbul'un yeni merkezi olacak. Binanın en üst noktasında bence İstanbul'un en güzel lokantası olmalı” dedi.
KURTULMUŞ: 2019 DA AÇILACAK
Toplantıda konuşan Kültür ve Turizm Bakanı  Kurtulmuş, "AKM’nin yeni binasının Türkiye için bir övünç projesi olacağını biliyoruz” dedi.
Kurtulmuş şunları söyledi: “AKM ile ilgili geçmiş dönemde bazı eleştiriler yapıldı. Ben hiç kimsenin AKM konusunda ideolojik şartlı ve yanlı yaklaşmamasını tavsiye ederim. İçerisinde son derece güzel etkinlikleri takip edeceğimiz, Türkiye’nin medarı iftiharı bir proje olacak. Az evvel de ifade edildiği gibi bu yapının birkaç tane temel özelliği var. bunlardan birisi, şehirle ve önündeki Taksim Meydanı ile uyumlu bütünleşmiş olan halidir. Hem meydanın değerini artıracak hem de meydanın varlığı AKM’ye önemli özellik kazandıracak. Burası sadece bir operası binası değil, bir kültür merkezi. Tabiri caizse bir kültür vahası olacaktır. Yine bu binanın en temel özelliklerinden birisi hem estetik olması hem de fonksiyonel olmasıdır. Estetik değeri çok yüksek olacak ama aynı zamanda çeşitli salonlarıyla farklı sanatsal etkinlikleri eş zamanlı olarak yapabilecek çok fonksiyonel binaya sahip olacağız. Mimarisinden kullanılan en detaylı malzemelere kadar, hepsinin yerli ve milli olmasıdır. Bina bu özelliğiyle yerli ve milli olacaktır. Yıllardır yurtdışına gittiğimizde dünyanın bir çok yerinde kültür merkezlerini görüyoruz. Farklı yerlerdeki bu binalardan hiç de aşağı kalmayacak, onların da üstüne geçecek bir sanat merkezine kavuşacağız. Atatürk Kültür Merkezi, İstanbul’un değerini o değerle uyumlu bir şekilde var olacak. Yine Atatürk Kültür Merkezi’miz bir takım elitlerin geldiği bir seçkinler mekanı olmayacaktır. AKM, toplumun bütün kesimlerinin içinde yer alacağı, az evvel de ifade edildiği gibi dışardaki devasa görüntüyü ortaya koyan cephesiyle, meydandaki herkesin seyredebileceği bir büyük kültür merkezi olacak. Bu kültür merkezi Türkiye’nin gerçekten önemli projelerinden biri olacak. İnşallah 2019 yılı içerisinde bu kültür merkezini açacağız. İlk sanatsal etkinliğini orada gerçekleştireceğiz."
AKM'NİN TARİHÇESİ
AKM'nin, 1946'da tiyatro binası olarak projelendirilerek inşaatına başlandı. Mimar August Perret tarafından Taksim Meydanı'nda, 1946'da tiyatro binası olarak projelendirilerek inşaatına başlanan merkez, 1969'da İstanbul Kültür Sarayı adıyla hizmete açıldı.
1970'te bir oyun sırasında çıkan yangın sonucu kullanılamaz hale gelen bina, onarımların ardından 1977'de yeniden sanatseverlerle buluştu. Koruma kurulu kararıyla binanın bulunduğu alan 1993'te "kentsel sit alanı", bina da 1999'da "korunması gerekli kültür varlığı" olarak tescil edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığının talebiyle Sakarya Üniversitesi'nin 2007 tarihinde hazırladığı binanın betonarme taşıyıcı sisteminin dayanımı hakkındaki raporda, binanın takviye edilmesi gerektiği belirtildi.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından imzalanan protokol çerçevesinde 2009'da tamirat ve tadilat işi ihalesi yapıldı. Yapılacak işler, kurul tarafından da onaylanmasına rağmen İstanbul 9. İdare Mahkemesi, aynı yıl içinde, dava konusu Koruma Kurulu Kararı'nın ve eki avan projenin iptaline karar verdi.
Bunun üzerine, merkezin mevcut hali ile korunması, sadece güçlendirme, tamirat ve tadilat yapılmasına ilişkin projeler hazırlandı. Bakanlıkça 2012'de, "İstanbul Atatürk Kültür Merkezi Güçlendirme, Tadilat ve Tamirat İşleri" işinin ihalesi gerçekleştirildi. Binada söküm işleri tamamlandıktan sonra, İTÜ İnşaat Fakültesince yapılan inceleme sonucu tahribatın beklenenin üzerinde olduğu raporu sonrasında, 23 Mayıs 2013 tarih ve 101321 sayılı Bakanlık Makamı oluru ile binanın tadilat işleminin durdurulmasına karar verildi.
İşte yeni AKM-Atatürk Kültür Merkezi-İstanbul