2 Şubat 2017 Perşembe

GÜMRÜK, BİR KİŞİNİN DAHA [Gümrük Müşaviri İsmail SAPAN; Üzüntü, Sıkıntı ve Kahrından Kalp Krizi Geçirerek] ÖLÜMÜNE SEBEP OLDU

GÜMRÜK "BİR KİŞİNİN DAHA" (İSMAİL SAPAN'IN) ÖLÜMÜNE SEBEP OLDU!..
65 YAŞINI DOLDURAMADAN KAHRINDAN KALP KRİZİ GEÇİREREK VEFAT EDEN İSMAİL SAPAN’A ALLAHTAN RAHMET, YAKINLARINA SABIR DİLERİZ.
Gümrük teşkilatında yıllardır çalışarak emekli olan ve sonra da Gümrük Müşavirlik Belgesi alarak, emekli maaşına katkısı olsun diye ticari hayata atılan İsmail Sapan, birçok meslektaşının uğradığı akıbete o da uğramıştır.
Gümrük Müfettişlerinin acımasız raporları, teşkilatının meslektaşlarına sahip çıkamaması, teşkilattaki birçok çalışanın karşılık beklemesi İsmail Sapan’ı mağdur etmiş ve üzüntüsünün bedeli olarak kalp krizi geçirmesine sebebiyet vermiştir.
Gümrük Kanununun Müşavirlere uyguladığı Disiplin Cezası nedeniyle meslekten men edilen İsmail Sapan, yıllarca hukuk savaşı vermiş, neticede suçsuz olduğu kanıtlanmış, ancak aradan 13 sene geçmesine rağmen, yeniden mesleğe dönememiş, suçsuz olduğu kanıtlanmasına rağmen, Müşavirlik belgesi iade edilmemiş, yoksulluğa ve mahrumiyete devam etmesine göz yumulmuştur.
Karısı ile İstanbul’da Şirin Evler semtinde rutubetli ve havasız bir göz odada bütün umudu ile yaşam savaşı verirken, mesleğe dönebilmesinin mücadelesini yapmakta idi.
“Param yok, param olsa karnemi geri alabilirim, para yediremediğim için alamıyorum,” diyerek dertlenen İsmail Sapan’ın bütün amacı, yeniden çok sevdiği mesleğine dönerek, ekmek parası kazanmak, borçlarını ödemekti.
Başta Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı olmak üzere birçok dilekçe ile ilgili mercilere müracaat etmiş, hepsinden olumsuz cevaplar almıştı. “Ben namusumla çalıştım, rüşvet yemedim, malım mülküm yok, kaçakçılık yapmadım, mahkemelerden aklandım, neden karnemi vermiyorlar” diye üzülmekte ve kahrolmakta idi.
Son olarak İdare Mahkemesinde bir avukatın bütün masrafları karşılaması ile tazminat davası açmış, mağduriyetini dile getirerek yılların kaybını belki tazminat alarak kapatırım ümidi ile yaşamakta idi.
Çok sevdiği İstanbul’da yaşamak istiyordu. Ancak, iş bulamıyor, maddi sıkıntı içerisinde bocalıyordu. Netice de rutubetli ve havasız evinin kirasını dahi ödeyemediğinden, eşinin memleketi Niğde’ye gitmek zorunda kaldı.
Meslektaşlarını potansiyel suçlu olarak gören tek teşkilat herhalde Gümrük’tür. Gümrük Müfettişlerinin ve Gümrükte çalışan memurların bilinçsizliği mi, yoksa başka niyetlerinin olması mı, nedir, en basit şeylerden, mesela ihracatta kıymet farkından, alt faturadan, ihracatı yapılan Libya’daki bir firmanın dahi yerinde bulunamamasından, mahkemelere verilen Gümrük Müşavirlerinin olduğu söylenmektedir.  Bakanlığın suç olmadığına dair örneğin, alt faturaların Gümrük Müşavirlerini ve Gümrük memurlarını bağlamadığına dair yazı olmasına rağmen, müfettişlerin bunu suç sayarak Gümrük Müşavirlerini mahkemelere verdiği de söylenmektedir.
Gümrük maalesef bir meslektaşının daha ölümüne sebep olmuştur. Yıllardır, mağduriyet içerisinde yaşayan ve mesleğine sudan sebeplerle dönemeyen İsmail Sapan, üzüntü ve acıların artması nedeniyle, şeker hastası olmuş, damarları tıkanmış, ve neticede kalp krizi geçirerek vefat etmiştir.
Kimseye zararı olmayan, arkadaşları tarafından sevilen ve saygı duyulan İsmail Sapan’a Allahtan rağmen diler, tüm teşkilatında başı sağ olsun, dostlarına ve ailesine de sabırlar dileriz.

                                                                              T.C.     
                                                     GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI
                                                              SAYIN HAYATİ YAZICI

Sayın Bakanım, Ben Gümrük teşkilatından emekli olup, eski 1615 sayılı Gümrük Kanunundaki amir hükümlere göre de Gümrük Müşavirlik Belgesi almış bulunmaktayım.
Emekli olduktan sonra kurduğum Gümrük Müşavirlik Şirketinde çalışan elemanlar ile mükelleflerin bizleri kullanmaya çalışmaları neticesinde, beyannameyi benim imzalamam ve yasal sorumluluğun tarafımıza yüklenmesi neticesinde Bakanlık Merkez Disiplin Kurulu ve gene Bakanlık Yüksek Disiplin Kurullarınca 4458 sayılı Gümrük Kanununun Geçici 6/4. Maddesine göre Meslekten Çıkarma Cezası ile
Cezalandırıldım.
Tarafıma verilen bu ceza ile Gümrük Müşavirliği belgemin elimden alınması, şirketimin kapanması ve benim gelirimin ortadan kaldırılması ile maddi ve manevi olarak her şeyimi kaybetmeme vesile olmuştur.
Ancak, Bakanlık Disiplin Kurulları, benim gerçekten tarafıma isnat edilen konularda suçlu olup olmadığımın somut delillerle ispatlandığını tespit etmeden bu cezaları tarafıma vermiş ve benim her şeyimi kaybetmeme sebep olmuştur.
Sayın Bakanım; Merkez Disiplin Kurulunun 11.09.2003 tarih ve 2003/73 sayılı kararı ile 1 yıl süre ile geçici olarak mesleki faaliyetten alıkonuldum.
Ancak,tarafıma disiplin cezası verilen bu suç adli makamlara intikal etmiş ve ben KüçükÇekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan dava sonucunda Mahkemenin 11.11.2004 tarih ve 2003/436 Esas sayılı kararıyla beraat etmiş bulunmaktayım.
Daha sonra Merkez Disiplin Kurulu tekrar 11.09.2003 tarih ve 2003/58 sayılı kararı ile 1 yıl süre ile geçici olarak mesleki faaliyetten men edilmem hususunda disiplin cezası vermiş ise de, bu karara konu olay nedeniyle Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2002/105 Esas sayılı dosyasıyla dava açılmış, yapılan yargılama sırasında bilirkişi raporu lehime sonuçlanmış benim suçsuzluğum belirtilmiştir.
Tarafıma en ağır Disiplin Cezası 23.01.2004 tarih ve 2004/4 sayılı Yüksek Disiplin Kurulunun meslekten sürekli olarak men kararı ile gelmiştir. Bu kararla artık Gümrük Müşavirlik yapabilmem ortadan kaldırılmış ve ben sanki silah kaçakçılığı veya eroin kaçakçılığı yapıp kaçakçılık kanununa göre yargılanıp hapis cezası almış gibi addedilerek, çok ağır bir şekilde cezalandırılarak yaşam hakkım elimden alınmıştır.
Halbuki, bu karara konu olay nedeniylede hakkımda Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2003/64 Esas, 2005/154 Karar sayılı dosyasıyla dava açılmış, yapılan yargılama sonucunda cezalandırılmam hususunda mahkemece “yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği, anlaşılmakla, mesnet suçtan BERAATİNE” denilerek  BERAATİME KARAR VERİLMİŞTİR.

SAYIN BAKANIM: Bir kimseye isnat edilen suç ispatlanmadıkça kişi suçlu addedilemez olduğu sizlerce de bilinmektedir.
Ayrıca: Bununla beraber, ceza yargılaması sonunda suçun unsurlarının oluşmaması ya da suçun o kişi tarafından işlenmediğinin saptanması gerekçesi ile beraat kararı verilmiş ise, bu beraat kararının disiplin cezasına engel olacağı Danıştay içtihatlarında kabul edilmektedir.
SAYIN BAKANIM; tarafıma verilen ve beni maddi ve manevi mağdur eden disiplin cezalarında kusurumun bulunmadığı ilgili mahkemelerin verdiği kararlar ile ortaya çıkmış bulunmaktadır.
Ben Disiplin Kurulunun beni suçladığı 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun Geçici 6/3 maddesinin 2.ci fıkrasında belirtilen, görevini bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yapmayan veya kusurlu olarak yapan ya da bu kanunda yer alan mesleğin genel prensiplerine aykırı harekette bulunduğum hususundaki suçlamalarını emekli bir gümrük memuru ve gümrük müşaviri olarak kabul etmiyorum ve böyle bir husus da yoktur.

SAYIN BAKANIM EN ÖNEMLİ HUSUS İSE İDARE MAHKEMESİNİN BİR MESLEKTAŞIM HUSUSUNDA VERMİŞ OLDUĞU KARARDA ŞU İFADE YER ALMAKTADIR.
“DİĞER TARAFTAN, GÖREVİNİ BAĞIMSIZLIK, TARAFSIZLIK VE DÜRÜSTLÜKLE, YAPMADIĞI VEYA KUSURLU OLARAK YAPTIĞI YA DA BU KANUNDA YER ALAN MESLEĞİN GENEL PRENSİPLERİNE AYKIRI HAREKETTE BULUNDUĞU İLERİ SÜRÜLEN GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİNİN, GEÇİCİ OLARAK MESLEKİ FAALİYETTEN ALIKOYMA CEZASI İLE CEZALANDIRILABİLMESİ İÇİN, CEZAYI GEREKTİRECEK BU “FİİLLERİN” İŞLENDİĞİNİN SABİT OLMASI, HİÇBİR TEREDDÜTE MAHAL BIRAKMAYACAK ŞEKİLDE HUKUKEN GEÇERLİ BİLGİ VE BELGELERLE SOMUT OLARAK ORTAYA KONULMASI GEREKMEKTEDİR” DENİLEREK, “ BU HUSUSTA HUKUKEN GEÇERLİ NİTELİKTE SOMUT BİR SAPTAMANIN OLMASI, GÜMRÜK MÜŞAVİRİNİN SADECE BEYANNAMEDE İMZASINDAN DOLAYI BU ŞEKİLDE SUÇ İSNAT EDİLEREK CEZALANDIRILAMAYACAĞI” AÇIKÇA BELİRTİLMİŞ VE
BU HUSUSTA KARAR VERİLMİŞTİR.

SAYIN BAKANIM; 
Biz Gümrük Müşavirleri bu şekilde tarafımıza verilen Disiplin Cezaları ile meslekten men edilerek, hiçbir surette ne şirket kurabiliyor, ne de bir şirkete ortak olabiliyor ve de mesleğimiz olan Gümrük Müşavirliğini icra edemeyerek, sanki çok büyük suç işlemişiz ve 4926 sayılı Kaçakçılık Kanununa muhalefetten hapis cezaları almış gibi cezalandırılarak maddi ve manevi olarak büyük mağduriyetler yaşıyor, yasal haklarımız ellerimizden alınıyor.
Biz Gümrük Müşavirlik Belgesini Gümrük Kanununun bizlere tanıdığı haklar nedeniyle Kanuna dayanarak alıyoruz. Bu Gümrük Müşavirlik belgemizin elimizden alınması ise 4458 sayılı Gümrük Kanununun geçici 6. Maddesine istinaden alınmaktadır. Bu husus da haksız yere bizleri mağdur etmektedir.
Sayın Bakanım; bugüne kadar kimsenin üzerinde durmadığı hukuki bir konuya değinmek istiyorum.
4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun geçici 6. Maddesine göre 5 yılda üç kere disiplin cezası alanlar meslekten çıkarılmaktadır. Burada şu hususa dikkat edilmesini arz ediyorum. 5 yılda iki kere disiplin cezası alanlar 5. Yılın sonunda affedilmekte ve ikinci 5 yılda da 2 kere disiplin cezası almalarına hak verilmektedir. Bu da demektir ki, 5 yıl içinde 3 kere ceza alıp, bu beş yıl içinde meslekten men edilenlerinde 5.ci yılın sonunda eğer ki Mahkemelerce Kamu haklarından men edilme gibi bir cezaları yoksa, affedilmeleri ve karnelerinin 5.yılın sonunda iade edilmesi gerekmez mi?
Bana verilen Disiplin cezalarının üzerinden 10 yıla yakın bir zaman geçmiştir. En son verilen disiplin cezasının tarihi 2004 dür. Şimdi ise 2013 yılındayız. Üstelik bana isnat edilen suçlardan da Mahkemelerce herhangi bir ceza tarafıma verilmemiş olup, beraat etmiş bulunmaktayım.
Ayrıca;  Bakanlığın 14.02.2011 tarih ve 3882 sayılı dağıtımlı yazısında: 5607 sayılı kanunun 3.cü maddesinde yer alan kabahatlerden birisini işleyen Gümrük Müşavirleri hakkında 4458 sayılı Gümrük Kanununun söz konusu maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası verilmesinin mümkün olmadığı belirtilmektedir.
Yani 5607 sayılı kanun gereği Müşavirin Kaçakçılık suçundan mahkûmiyet kararı almış olması gerekmektedir.
       Ancak hakkımda açılan davaların tamamında kaçakçılıkla ilgili herhangi bir mahkûmiyet kararı verilmemesine rağmen, Yüksek Disiplin Kurulunca Gümrük Müşavirlik belgem iptal edilerek, mesleki faaliyetten men edilmiş bulunmaktayım. Mesleğimi icra edememem nedeniyle, yıllardır maddi ve manevi sıkıntılara düşmüş, olağanüstü mağduriyetler yaşamış bulunmaktayım. Halen de yaşamaktayım.

SAYIN BAKANIM; 
YUKARIDA ARZ ETTİĞİM SEBEPLERDEN DOLAYI MESLEKTEN MEN EDİLMEM HUSUSUNDA TARAFIMA VERİLEN YÜKSEK DİSİPLİN KURULUNUN 23.01.2004 TARİH VE 2004/4 SAYILI KARARININ BAKIRKÖY 1.AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NİN 2003/64 ESAS, 2005/154 KARAR SAYILI DOSYASI İLE TARAFIMA İSNAD EDİLEN SUÇTAN DA BERAAT ETMEM NEDENİYLE SÖZKONUSU DİSİPLİN CEZAMIN KALDIRILARAK GÜMRÜK MÜŞAVİRLİK BELGEMİN TARAFIMA İADESİ HUSUSUNDA İTA AMİRİM OLARAK GEREĞİNE MÜSAADELERİNİZİ SAYGILARIMLA ARZ EDERİM.


ADRES:
Fatih Sultan Mehmet cad.
İlker Yasin İş merkezi No:46
Kat 4 Daire 8 Kavacık-Beykoz
İstanbul.                                                                        İSMAİL SAPAN
                                                                                                                                                M/34/1128                                                                                      
                                                                                           
                                                                   T.C.
                                           GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI
                                                 Gümrükler Genel Müdürlüğü’ne
                                        Üniversiteler Mah. Dumlupınar Blv. No.151
                                                        Çankaya/ANKARA     

İlgi: a- 82858591- 161.02.02(GGM-M341128)  sayılı 23.12.2015 tarihli yazınız.
       
       İlgi (a) da kayıtlı yazınız ile, konumun detaylı bir şekilde incelenmeden, geçmiş dilekçelerimden de bahsedilerek, son verdiğim 18.12.2015 tarihli dilekçeme istinaden, daha önceki dilekçelerime, (b,d,f) de kayıtlı yazılarınız ile cevap verildiği bildirilmektedir.
      Bilindiği üzere, Yüksek Disiplin Kurulu Başkanlığı, 2003/22 dosya ve 2004/4 Karar no.lu, 23.01.2004 tarihli kararı ile beni Meslekten Çıkarma Cezası ile cezalandırmıştır.
      Bana isnat edilen konular ile ilgili davalar açılmış, suçlamalar yapılmıştır. Ancak, gerek hakkımda açılan davalar ve gerekse suçlamalar, ilgili Mahkemelerce değerlendirilmiş ve bütün davalardan aklanmış, suçsuzluğum kanıtlanmış ve beraatım ile sonuçlanmıştır.
      Yani, bugüne kadar tarafıma uygulanan tüm Disiplin cezaları ile ilgili Mahkemelerden beraat etmiş ve suçsuz olduğum kanıtlanmıştır. Bunlarla ilgili Mahkeme kararları Makamınıza verilmiştir.
     Ayrıca, yürürlükteki kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun hükümlerine göre kaçakçılık suçundan mahkumiyet kararı kesinleşen meslek mensuplarına, meslekten çıkarma cezası verilir, denmektedir.
      Herhangi bir ceza almamama rağmen beni meslekten men etmek, ne yasalara ve ne de İnsan haklarına uygun olmayıp, beni ebedi mahkum durumuna düşürerek, ekmeğimin elimden alınması ve maddi sıkıntı içerisinde yaşamama mahkum edilmemin hakkaniyete uygun olmadığı kanaatindeyim.
        Ayrıca; Anayasamızın 38. Maddesi: Kimse işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.  Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz. Demektedir.
        Sayın yetkililer Anayasamızın 38. Maddesinde belirtildiği gibi, suçum olmamasına rağmen 1615 sayılı Gümrük Kanununa göre tarafıma verilmiş olan Müşavirlik belgemin, İdari Disiplin cezası ile tamamen meslekten men edilerek, benim ve ailemin rızkının yok edilmesi İnsan haklarına ve Anayasamıza aykırı değil midir?
         Bilindiği üzere Mahkemelerce suçsuzluğum kanıtlanmış, ancak, Disiplin Kurulu, uyarı, kınama, ihtar gibi daha hafifletici ceza yerine en son ve en son ağır cezaya hükmetmiş, anayasanın bu maddesine aykırı olarak bir insanın ekmeği ile oynamış, açlığa ve yokluğa sevk eden meslekten men edilme cezası vermiştir.
       Bu hususlar insan haklarına ve anayasamıza aykırı bir davranıştır. Benim hiçbir suçum olmadığı mahkeme kararları ile sabit olup, ayrıca adli sicil kaydımda da belirtilmiştir.
      Sonuç olarak, yukarıda arz ettiğim hususlar dikkate alınarak, tarafıma uygulanan haksız Disiplin cezasının kaldırılarak, daha fazla mağduriyetime sebep verilmemesi için Müşavirlik Belgemin tarafıma iadesi hususunda gereğini müsaadelerinize saygılarımla arz ederim.

Adresim:
Sakarya caddesi Ertuğ iş merkezi
No. 17/ 45. Kat 4. Kızılay/Ankara                                                             İSMAİL SAPAN

T.C.
BAŞBAKANLIK
GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI
Gümrükler Genel Müdürlüğü
Sayı     : B.02.1.GÜM.0.06.00.18.549-2565
Konu   : İmalatçı Listeleri
03.04.2006 / 09243 yazıda ilgi tutulmuştur.

Konuyla ilgili (2009/30) Sayılı Genelge Yayımlanmıştır.

05.01.2006 / 00504
GÜMRÜK VE MUHAFAZA BAŞMÜDÜRLÜĞÜNE

İlgi      :27.09.2004 tarihli, 26892 sayılı yazımız.

İlgide kayıtlı talimatımızda özetle, ihraç eşyasına ait gümrük beyannamesi üzerinde yer alan imalatçı firma bilgisinin düzeltilmesi, değiştirilmesi veya beyanname üzerinde bulunmayan bu bilginin ihracat gerçekleştikten sonra beyannameye eklenmesi yönündeki taleplerin gümrük idarelerince karşılanmaması gerektiği belirtilmişti.
Müsteşarlığımıza yapılan başvurularda bir kısım ihracatçıların çok sayıda imalatçı firmadan ihraç kaydıyla satın aldıkları malları tek gümrük beyannamesi ile ihraç ettikleri belirtilerek imalatçı/tedarikçi firmaların adlarının yer aldığı beyanname eki listelerin ibraz edildiği şekliyle gümrük idaresi tarafından onaylanması talep edilmektedir.
Bilindiği üzere, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’na bağlı Gümrük Yönetmeliği’nin 119. maddesi uyarınca gümrük beyannamesi ile birlikte eşyanın faturasının ibrazı zorunludur. Söz konusu Yönetmelik maddesinde ayrıca, gümrük işlemleri sırasında gümrük beyannamesi ekinde aranılan diğer belgeler sıralanmış; ayrıca Yönetmeliğin 120 ila 123 üncü maddelerinde gümrük beyannamesine eklenen belgelere ilişkin ayrıntılı hükümlere yer verilmiştir. Anılan Yönetmelik maddelerinde ve bu maddelerin uygulama usul ve esaslarına ilişkin Müsteşarlığımız düzenlemelerinde ihracat sırasında gümrük beyannamesine ihraç eşyasının imalatçısı/tedarikçisi olan firmaları gösterir bir liste eklenmesini gerektiren bir tasarruf yer almamaktadır.
İhracata ilişkin gümrük beyannamesi üzerinde beyan edilen ve beyannameye eklenen belgelerde kayıtlı olan bilgiler arasında ihraç eşyasının imalatçısı/tedarikçisi olan firma bilgileri yer almamakta ve tek tip gümrük beyannamesi üzerinde ”imalatçı firma” bilgisinin kaydedilmesine münhasır bir alan bulunmamaktadır. İhracatçı firmaların isteğine bağlı olarak, gümrük beyannamesinin “Ek Bilgi, Sunulan Belge ve Ön İzinler” başlıklı 44 no’lu sütununa imalatçı firma bilgilerinin kaydedilmesi mümkün olmakla birlikte; bu bilginin gerçekliğinin veya doğruluğunun teyit edilebilmesi için firmanın mali kayıtlarının incelenmesi gerekli olduğundan, söz konusu bilginin ihracat işlemleri sırasında gümrük idaresi tarafından doğrulanmasına imkan bulunmamaktadır.
Öte yandan, vergi iade ve mahsup taleplerinin karşılanmasında karşılaşılan sorunların Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) nezdinde gündeme getirilmesi; ayrıca ihraç eşyası ile bu eşyayı imal/tedarik eden firma arasındaki illiyet bağının ihracatçı firmanın mali kayıtları üzerinden teyit edilmesine yönelik düzenlemelerin de anılan Bakanlık tarafından yerine getirilmesinin gerekli olduğu; imalatçı/tedarikçi firmaların isimlerinin yer aldığı listede kayıtlı bilgilerin gümrük idaresi tarafından doğrulanmasının ve onaylanmasının mümkün olamayacağı; ihraç eşyasının imalatçısı veya tedarikçisi olan firmaları gösterir listelerin gümrük idarelerince onaylanmasının Müsteşarlığımızca uygun görülmediği yönündeki görüşlerimiz aynı tarihli yazımız ile anılan Bakanlığa da bildirilmiştir.
Bu çerçevede, ihracat sırasında gümrük idaresine ibraz edilen ve ihraç eşyasının imalatçısı/tedarikçisi olan firmaların ünvanlarını gösteren listelerin gümrük idarelerince onaylanmaması gerekmektedir.
Bilgi ve gereğini rica ederim.
Umman HAMİTOĞULLARI
Genel Müdür V.
DAĞITIM     : Tüm Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüklerine

 T.C.
BAŞBAKANLIK
GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI
Gümrükler Genel Müdürlüğü

Sayı     :B.02.1.GÜM.0.06.00.18.549-2565                                                             ANKARA
Konu   :İmalatçı Firma Bilgisi

Konuyla ilgili (2009/30) Sayılı Genelge Yayımlanmıştır.

28.07.2005 / 19294
GÜMRÜK VE MUHAFAZA BAŞMÜDÜRLÜĞÜNE

İlgi:       27.09.2004 tarihli, 18.549.2565/26892 sayılı yazımız.
Müsteşarlığımıza intikal eden olaylardan, 16.06.2003 tarihli, 2003/12 sayılı Genelgemiz uyarınca ihracatçılar tarafından yapılan imalatçı firma bilgisinin düzeltilmesi, sonradan eklenmesi yönündeki taleplerinin karşılanmadığı halde Gümrük Kanunu’nun 241/1. maddesi uyarınca usulsüzlük cezası uygulandığı veya uygulanmak istendiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, ilgide kayıtlı yazımız ile ihraç eşyasının hangi firma tarafından imal edildiğinin tespit edilmesi ve/veya ispatlanması, gümrük idaresinin görev ve sorumluluk alanına girmediği, Gümrük Mevzuatı uyarınca, ihraç eşyasının imalatını gerçekleştiren firmaya ilişkin bilgi ve belgelerin, ilgili gümrük idaresi tarafından ihracat gümrük işlemleri sırasında aranması gereken zorunlu bilgi ve belgeler arasında yer almadığı; bu doğrultuda, tek tip gümrük beyannamesi üzerinde “imalatçı firma” bilgisinin kaydedilmesine münhasır bir alan bulunmadığı, ihracatçı firmaların isteğine bağlı olarak, gümrük beyannamesinin “Ek Bilgi Sunulan Belge ve Ön İzinler” başlıklı 44 no’lu sütununa imalatçı firma bilgilerini kaydedilmesi mümkün olmakla birlikte; bu bilginin gümrük idaresince teyit edilmesi imkanı bulunmadığı, bu çerçevede ihraç eşyasına ait gümrük beyanname üzerinde yer almış imalatçı firma bilgisinin düzenlenmesi, değiştirilmesi veya beyanname üzerinde olmayan bu bilginin ihracat gerçekleştikten sonra beyannameye eklenmesi yönündeki taleplerin gümrük idareleri tarafından karşılanmaması yönünde tüm Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüklerine talimat verilmiştir.
Bu itibarla, gümrük idaresi tarafından teyit edilmesi mümkün olmayan imalatçı firma bilgisinin düzeltilmesi, değiştirilmesi veya beyannamede olmayan bu bilginin, sonradan eklenmesine yönelik düzeltme taleplerinin karşılanmaması gerekmekte, dolaysıyla 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 241/1. maddesinin tatbikine gerek bulunmamaktadır.
Bilgi ve gereğini rica ederim.

Sezai UÇARMAK
Gümrükler Genel Müdür V.