GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI:
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, laboratuvarları
tekleştirme projesi üzerinde çalıştıklarını, bakanlıkların laboratuvarlarının
tamamını Gümrük İdaresi altında toplayacaklarını söyledi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci,
laboratuvarları tekleştirme projesi üzerinde çalıştıklarını, bakanlıkların
laboratuvarlarının tamamını Gümrük İdaresi altında toplayacaklarını söyledi.
Tüfenkci, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği
(İHKİB) tarafından düzenlenen, "Başarılı İhracatçılar Ödül
Töreni"nde, hiçbir şart altında mali disiplinden taviz vermediklerini
belirtti.
Devletin ekonomideki ağırlığını azaltıp özel sektör öncülüğünde büyümeyi hedefe aldıklarını hatırlatan Tüfenkci, bundan sonra da aynı anlayışla yola devam edeceklerini anlattı.
Tüfenkci, şöyle devam etti:
"Bakmayın tekstilde şu veya bu tepkilerle birtakım iptaller olabilir, birtakım sıkıntılar yaşayabiliriz ama şuna emin olun, bizim Avrupa ile ilişkilerimiz karşılıklı çıkar ilişkisidir. Bundan sonra rasyonel zemin içerisinde devam etmesini istiyoruz. Gümrük Birliğinin güncellenmesi noktasındaki adımlarımızı Ekonomi Bakanlığı ile birlikte çok ciddi şekilde takip ediyoruz ve inanıyorum ki 2017'nin ortalarında veya sonlarına doğru bu Gümrük Birliğinin güncellenmesi noktasında adımlarımızı hayata geçiririz. Böylece ticaretin geliştirilmesi noktasında önemli bir mesafeyi katetmiş oluruz. Bunu ne için söylüyorum; moralleriniz bozulmasın diye söylüyoruz. Eğer sizler kaliteli üretim yaparsanız, zamanında teslim ederseniz, fiyatla rekabeti yakalarsanız, kim ne derse desin bir parti siparişi alırlar ama ikinci parti siparişi mecbur verirler. Rahat olun, hiçbir sıkıntı yok."
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olarak ihracatın hızlanması ve teslimattaki sorunların giderilmesi noktasında adımlar attıklarını ve sürekli kendileriyle istişare halinde olduklarını vurgulayan Tüfenkci, "Biz sizi hiçbir yerde yalnız bırakmayız." dedi.
Tüfenkci, şimdi laboratuvarları tekleştirme projesi üzerinde çalıştıklarını, bakanlıkların laboratuvarlarının tamamını Gümrük İdaresi altında toplayacakları bilgisini verdi.
Hazır giyim ve tekstilin çok daha fazla potansiyeli olduğuna değinen Tüfenkci, ihracatçılara, verdikleri desteklerden yararlanma çağrısında bulundu.
Tüfenkci, yurt dışına giden tırlarla da ilgili bir çalışmaları olduğunun altını çizdi.
-"İhracatta kırmızı hatta düşme oranı ciddi şekilde azaldı"
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ise TİM olarak kilogram başına ihracat değerine büyük önem verdiklerini, bu rakam ne kadar çok artarsa Türkiye'nin 2023 ihracat hedefine ulaşmasının da o kadar kolay olacağını söyledi.
Katma değeri arttırabilmek için tasarım, marka, inovasyon ve Ar-Ge'nin son derece önemli olduğunu vurgulayan Büyükekşi, "Geçen sene pamuğun kilosunu 1,5 dolardan ihraç ettik. Pamuğu ipliğe dönüştürürsek 3 dolara satıyoruz. İpliği kumaşa çevirdiğimizde kilogram başı fiyatı 7,5 dolara çıkıyor. Kumaştan giyim eşyası ürettiğimizde ise 15-20 dolara ihraç ediyoruz." dedi.
Büyükekşi, alınların terini akıllarının teri ile birleştirince çok farklı işler başarabildiklerini dile getirdi.
Hain darbe girişiminden sonra Türkiye algısı için 7 ülkede tanıtıma başladıklarını hatırlatan Büyükekşi, bu ülkelerde gazeteler aracılığı ile 550 milyon kişiye, TV'de 1,1 milyar kişiye, sosyal medya ve dijitalde ise 1,9 milyar kişiye ulaşmayı hedefledikleri bilgisini verdi.
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi de ihracatta kırmızı hatta düşme oranının ciddi şekilde azaldığını, beklentilerinin bu oranın sıfırlanması ya da sıfıra yakın noktaya gelmesi olduğunu söyledi.
Her türlü musibete rağmen 2016 yılını 2015'e göre sadece ve sadece binde 2'lik kayıpla yaklaşık 17 milyar dolarla kapattıklarını hatırlatan Tanrıverdi, bütün çabalara rağmen 2016'nın ikinci yarısındaki gelişmelerin yansımalarını bu yılın ilk iki ayında da hissettiklerini dile getirdi.
Tanrıverdi, ibreyi mart ayında yeniden yukarı çevirdiklerini vurgulayarak, "Mart ayına baktığımızda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,8 artıdayız. Ocak-Mart dönemini kapsayan ilk çeyrekte ise geçen yıla göre halen yüzde 4 gerideyiz. 2017'nin 3 aylık bölümünde 4 milyar 76 milyon dolarlık ihracat yaptık. Yılın ikinci yarısında daha yüksek bir performans göstereceğimize ve 2017'yi 17 milyar doların üzerinde ihracatla kapatacağımıza inanıyorum." diye konuştu.
İHKİB'in kurulduğu 1986'da Türkiye'nin hazır giyim ihracatının 1 milyar dolardan biraz fazla olduğunu vurgulayan Tanrıverdi, bugün bu rakamın 17 milyar dolar civarında olduğunu, dünyanın 7'inci hazır giyim tedarikçisi olduklarını bildirdi.
Tanrıverdi, 200'ün üzerinde ülkeye ürün sattıklarını, Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 12'sini kendilerinin yaptığını söyledi.
Kilogram başına ihracat gelirlerinin 23-24 dolar civarında olduğu bilgisini veren Tanrıverdi, sözlerine şöyle devam etti:
"Mücevherat ve savunma sanayinden sonra katma değerde üçüncü sektörüz. Ülkemize her yıl yaklaşık 15 milyar dolar net döviz girdisi sağlıyoruz. Sadece son 10 yılı hesaba kattığımızda ülkemize net 150 milyar dolar kazandırdık. Markalarımız 100'e yakın ülkede 3 bine yakın mağaza ile hizmet veriyor. Memleketimizde kabına sığmayan markalarımız yurt dışında bu ağı her geçen gün daha da büyütüyor."
-"Kilogram başına ortalama ihracat gelirimizi 50 doların üzerine çıkarmalıyız"
Hikmet Tanrıverdi, katma değerli üretimlerinin payını arttırmaları gerektiğini belirterek, "23-24 dolarlarda bulunan kilogram başına ortalama ihracat gelirimizi 50 doların üzerine çıkarmalıyız." dedi.
Markalı ihracatlarının oranının halen yüzde 15'i bile bulmadığını aktaran Tanrıverdi, bu oranı en kısa sürede iki katına yükseltmeleri gerektiğini kaydetti.
Tanrıverdi, "Maliyetini içeride tutturamadığımız üretimi gerektiğinde yurt dışında yaptırmalıyız. Yani ihracattaki gücümüzü organizatör ülke olarak da ortaya koymalıyız." diye konuştu.
Organizatör olabilmenin, rekabetçi kalmanın yolunun farklılaşmaktan geçtiğine işaret eden Tanrıverdi, farklılaşmanın da ancak katma değeri yüksek, yenilikçi ürünler geliştirmek ile mümkün olduğunun altını çizdi.
Tanrıverdi, hazır giyimde rekabet alanlarının değişip dönüştüğü bir süreci yaşadıklarına dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu süreçte markalaşmanın, tasarımın, inovasyonun ve Ar-Ge'nin önemini biliyoruz. Markalarımız, trendlere uygun tasarım ve koleksiyonlarımız, yurt dışı perakendede güçlenen kimliğimizle, hazır giyim üretiminden moda üretimine geçişimizi sürdürüyoruz. Başarıyı bir varış noktası değil, bir yolculuk olarak görüyoruz. Bu inançla global pazarlardaki payımızı arttırmak için var gücümüzle çalışıyoruz."
Törende konuşmalardan sonra başarılı ihracatçılara platin, altın ve gümüş plaketler dağıtıldı. Törende hazır giyim alanında en fazla ihracat yapan LC Waikiki, Şık Makas Giyim, Erpa Hazır Giyim, Koton, Eroğlu Giyim, Baykanlar Tekstil, Tayeks Dış Ticaret ve Tekstil, Taypa Tekstil, Aster Tekstil ile Saide Tekstil'e plaketleri Bülent Tüfenkci, Mehmet Büyükeki ve Hikmet Tanrıverdi tarafından takdim edildi.
Törende ayrıca, 2,5 milyon dolar ile 10 milyon dolar arasında ihracat yapan 674 firmaya bronz, 500 bin ile 2,5 milyon dolar arasında ihracat yapan bin 132 firmaya da başarı sertifikası verildi.
Birlik de ihracatçılara verdiği destekten dolayı Tüfenkci'ye bir hediye takdim etti.
Ödül töreninin ardından şarkıcı Linet, ihracatçılara konser verdi.
Devletin ekonomideki ağırlığını azaltıp özel sektör öncülüğünde büyümeyi hedefe aldıklarını hatırlatan Tüfenkci, bundan sonra da aynı anlayışla yola devam edeceklerini anlattı.
Tüfenkci, şöyle devam etti:
"Bakmayın tekstilde şu veya bu tepkilerle birtakım iptaller olabilir, birtakım sıkıntılar yaşayabiliriz ama şuna emin olun, bizim Avrupa ile ilişkilerimiz karşılıklı çıkar ilişkisidir. Bundan sonra rasyonel zemin içerisinde devam etmesini istiyoruz. Gümrük Birliğinin güncellenmesi noktasındaki adımlarımızı Ekonomi Bakanlığı ile birlikte çok ciddi şekilde takip ediyoruz ve inanıyorum ki 2017'nin ortalarında veya sonlarına doğru bu Gümrük Birliğinin güncellenmesi noktasında adımlarımızı hayata geçiririz. Böylece ticaretin geliştirilmesi noktasında önemli bir mesafeyi katetmiş oluruz. Bunu ne için söylüyorum; moralleriniz bozulmasın diye söylüyoruz. Eğer sizler kaliteli üretim yaparsanız, zamanında teslim ederseniz, fiyatla rekabeti yakalarsanız, kim ne derse desin bir parti siparişi alırlar ama ikinci parti siparişi mecbur verirler. Rahat olun, hiçbir sıkıntı yok."
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olarak ihracatın hızlanması ve teslimattaki sorunların giderilmesi noktasında adımlar attıklarını ve sürekli kendileriyle istişare halinde olduklarını vurgulayan Tüfenkci, "Biz sizi hiçbir yerde yalnız bırakmayız." dedi.
Tüfenkci, şimdi laboratuvarları tekleştirme projesi üzerinde çalıştıklarını, bakanlıkların laboratuvarlarının tamamını Gümrük İdaresi altında toplayacakları bilgisini verdi.
Hazır giyim ve tekstilin çok daha fazla potansiyeli olduğuna değinen Tüfenkci, ihracatçılara, verdikleri desteklerden yararlanma çağrısında bulundu.
Tüfenkci, yurt dışına giden tırlarla da ilgili bir çalışmaları olduğunun altını çizdi.
-"İhracatta kırmızı hatta düşme oranı ciddi şekilde azaldı"
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ise TİM olarak kilogram başına ihracat değerine büyük önem verdiklerini, bu rakam ne kadar çok artarsa Türkiye'nin 2023 ihracat hedefine ulaşmasının da o kadar kolay olacağını söyledi.
Katma değeri arttırabilmek için tasarım, marka, inovasyon ve Ar-Ge'nin son derece önemli olduğunu vurgulayan Büyükekşi, "Geçen sene pamuğun kilosunu 1,5 dolardan ihraç ettik. Pamuğu ipliğe dönüştürürsek 3 dolara satıyoruz. İpliği kumaşa çevirdiğimizde kilogram başı fiyatı 7,5 dolara çıkıyor. Kumaştan giyim eşyası ürettiğimizde ise 15-20 dolara ihraç ediyoruz." dedi.
Büyükekşi, alınların terini akıllarının teri ile birleştirince çok farklı işler başarabildiklerini dile getirdi.
Hain darbe girişiminden sonra Türkiye algısı için 7 ülkede tanıtıma başladıklarını hatırlatan Büyükekşi, bu ülkelerde gazeteler aracılığı ile 550 milyon kişiye, TV'de 1,1 milyar kişiye, sosyal medya ve dijitalde ise 1,9 milyar kişiye ulaşmayı hedefledikleri bilgisini verdi.
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi de ihracatta kırmızı hatta düşme oranının ciddi şekilde azaldığını, beklentilerinin bu oranın sıfırlanması ya da sıfıra yakın noktaya gelmesi olduğunu söyledi.
Her türlü musibete rağmen 2016 yılını 2015'e göre sadece ve sadece binde 2'lik kayıpla yaklaşık 17 milyar dolarla kapattıklarını hatırlatan Tanrıverdi, bütün çabalara rağmen 2016'nın ikinci yarısındaki gelişmelerin yansımalarını bu yılın ilk iki ayında da hissettiklerini dile getirdi.
Tanrıverdi, ibreyi mart ayında yeniden yukarı çevirdiklerini vurgulayarak, "Mart ayına baktığımızda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,8 artıdayız. Ocak-Mart dönemini kapsayan ilk çeyrekte ise geçen yıla göre halen yüzde 4 gerideyiz. 2017'nin 3 aylık bölümünde 4 milyar 76 milyon dolarlık ihracat yaptık. Yılın ikinci yarısında daha yüksek bir performans göstereceğimize ve 2017'yi 17 milyar doların üzerinde ihracatla kapatacağımıza inanıyorum." diye konuştu.
İHKİB'in kurulduğu 1986'da Türkiye'nin hazır giyim ihracatının 1 milyar dolardan biraz fazla olduğunu vurgulayan Tanrıverdi, bugün bu rakamın 17 milyar dolar civarında olduğunu, dünyanın 7'inci hazır giyim tedarikçisi olduklarını bildirdi.
Tanrıverdi, 200'ün üzerinde ülkeye ürün sattıklarını, Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 12'sini kendilerinin yaptığını söyledi.
Kilogram başına ihracat gelirlerinin 23-24 dolar civarında olduğu bilgisini veren Tanrıverdi, sözlerine şöyle devam etti:
"Mücevherat ve savunma sanayinden sonra katma değerde üçüncü sektörüz. Ülkemize her yıl yaklaşık 15 milyar dolar net döviz girdisi sağlıyoruz. Sadece son 10 yılı hesaba kattığımızda ülkemize net 150 milyar dolar kazandırdık. Markalarımız 100'e yakın ülkede 3 bine yakın mağaza ile hizmet veriyor. Memleketimizde kabına sığmayan markalarımız yurt dışında bu ağı her geçen gün daha da büyütüyor."
-"Kilogram başına ortalama ihracat gelirimizi 50 doların üzerine çıkarmalıyız"
Hikmet Tanrıverdi, katma değerli üretimlerinin payını arttırmaları gerektiğini belirterek, "23-24 dolarlarda bulunan kilogram başına ortalama ihracat gelirimizi 50 doların üzerine çıkarmalıyız." dedi.
Markalı ihracatlarının oranının halen yüzde 15'i bile bulmadığını aktaran Tanrıverdi, bu oranı en kısa sürede iki katına yükseltmeleri gerektiğini kaydetti.
Tanrıverdi, "Maliyetini içeride tutturamadığımız üretimi gerektiğinde yurt dışında yaptırmalıyız. Yani ihracattaki gücümüzü organizatör ülke olarak da ortaya koymalıyız." diye konuştu.
Organizatör olabilmenin, rekabetçi kalmanın yolunun farklılaşmaktan geçtiğine işaret eden Tanrıverdi, farklılaşmanın da ancak katma değeri yüksek, yenilikçi ürünler geliştirmek ile mümkün olduğunun altını çizdi.
Tanrıverdi, hazır giyimde rekabet alanlarının değişip dönüştüğü bir süreci yaşadıklarına dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu süreçte markalaşmanın, tasarımın, inovasyonun ve Ar-Ge'nin önemini biliyoruz. Markalarımız, trendlere uygun tasarım ve koleksiyonlarımız, yurt dışı perakendede güçlenen kimliğimizle, hazır giyim üretiminden moda üretimine geçişimizi sürdürüyoruz. Başarıyı bir varış noktası değil, bir yolculuk olarak görüyoruz. Bu inançla global pazarlardaki payımızı arttırmak için var gücümüzle çalışıyoruz."
Törende konuşmalardan sonra başarılı ihracatçılara platin, altın ve gümüş plaketler dağıtıldı. Törende hazır giyim alanında en fazla ihracat yapan LC Waikiki, Şık Makas Giyim, Erpa Hazır Giyim, Koton, Eroğlu Giyim, Baykanlar Tekstil, Tayeks Dış Ticaret ve Tekstil, Taypa Tekstil, Aster Tekstil ile Saide Tekstil'e plaketleri Bülent Tüfenkci, Mehmet Büyükeki ve Hikmet Tanrıverdi tarafından takdim edildi.
Törende ayrıca, 2,5 milyon dolar ile 10 milyon dolar arasında ihracat yapan 674 firmaya bronz, 500 bin ile 2,5 milyon dolar arasında ihracat yapan bin 132 firmaya da başarı sertifikası verildi.
Birlik de ihracatçılara verdiği destekten dolayı Tüfenkci'ye bir hediye takdim etti.
Ödül töreninin ardından şarkıcı Linet, ihracatçılara konser verdi.